Merhaba! Bu yazıda, son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz, özellikle beyaz yakalı çalışanların yakından tanıdığı bir durumdan bahsedeceğim: intikam uykusuzluğu. Belki de size de tanıdık gelecek.
Gün boyu bitmek bilmeyen toplantılar, yetişmesi gereken projeler, cevaplanması gereken e-postalar… Akşam olduğunda, yorgun argın eve geliyoruz ve tek isteğimiz, kendimize ait bir nefes alma alanı yaratmak oluyor.
İşte tam bu noktada, o ses kulağımıza fısıldıyor:
“Bugün kendine hiç zaman ayıramadın. Biraz daha takıl, kendine ödül ver.”
Bu fısıltıya uyup, sabah ne kadar yorgun kalkacağımızı bile bile, bir bölüm daha dizi izliyor, sosyal medyada dolaşıyor veya oynamayı çok istediğimiz oyuna başlıyoruz. İşte bu durum, tam olarak intikam uykusuzluğu olarak adlandırılıyor.

Bu terim aslında yeni bir kavram değil. Kökeni, uzun ve yorucu çalışma saatleriyle bilinen Çin’e dayanıyor ve Çincede “報復性熬夜” (bàofùxìng áoyè) olarak bilinen bu fenomen, “gün içinde kendine zaman ayıramayan birinin, bu kaybın intikamını alması” şeklinde çevrilebilir. Yani, bu durum evrensel bir sorun.
Bilim İntikam Uykusuzluğu Hakkında Ne Diyor?
Peki, bu bilinçli erteleme davranışının ardında yatan psikoloji nedir? Araştırmalar, bu davranışın temelinde üç ana faktör olduğunu gösteriyor:

- Günlük Program Üzerindeki Kontrol Eksikliği
Birçok araştırma, gün içinde kendi zamanı üzerinde kontrol sahibi olamayan insanların, bu durumu telafi etmek için geceleri uyanık kalmayı tercih ettiğini ortaya koyuyor. Bu, aslında bir tür “pasif direniş” veya “sessiz protesto” gibi düşünülebilir. Gün boyu başkalarının kurallarına göre yaşadıktan sonra, gecenin sessizliğinde kendi kurallarımızı koymak istiyoruz. - Düşük Öz Denetim (Self-Control)
Yapılan bazı çalışmalar, düşük öz denetim seviyesine sahip kişilerin intikam uykusuzluğuna daha yatkın olduğunu gösteriyor. Gün içinde sürekli bir şeyler için kendimizi frenlemek zorunda kalmak, irade gücümüzü tüketiyor. Akşam olduğunda ise bu güç azaldığı için, “uyumam gerek” gibi mantıklı bir karara uymakta zorlanıyoruz. - Tükenmişlik ve Stres
İş yoğunluğu ve yüksek stres seviyeleri, intikam uykusuzluğunu tetikleyen en önemli etkenlerden biri. Çalışmalar, tükenmişlik yaşayan çalışanların, öfke ve hayal kırıklığı gibi duygularla başa çıkmak için uyku saatlerini feda ettiğini gösteriyor. Bu davranış, bir nevi “duygusal kaçış” mekanizması olarak işliyor.
İntikam uykusuzluğuna teslim olmak, kısa vadede iyi hissettirse de, uzun vadede ciddi sonuçları olabiliyor. Yetersiz uyku; konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, düşük verimlilik ve hatta depresyon ve anksiyete gibi ruh sağlığı sorunlarına zemin hazırlayabiliyor.
Bu Kısır Döngüyü Nasıl Kırabiliriz?
Bu döngüyü kırmak, ilk başta zor görünebilir. Ama kendinize küçük adımlarla yaklaşarak bu alışkanlığı değiştirebilirsiniz:
- Gün İçinde “Ben” Zamanları Yaratın
Tüm kişisel zamanınızı geceye bırakmak yerine, gün içine serpiştirin. Öğle molanızda 15 dakika müzik dinlemek, kısa bir yürüyüşe çıkmak veya sevdiğiniz bir kitabı okumak bile size kontrol hissi verecektir. - Dijital Detoks Uygulayın
Yatağa girmeden en az bir saat önce telefon, tablet ve bilgisayar ekranlarından uzak durun. Mavi ışık, beynimizin uyku hormonu melatonini salgılamasını engeller. - Uyku Rutini Oluşturun
Her akşam aynı saatte uykuya hazırlanmak, beyninize “dinlenme vakti” sinyalini verir. Rahatlatıcı bir duş almak, bitki çayı içmek veya birkaç dakika meditasyon yapmak bu rutinin parçası olabilir.

Unutmayın, bu “intikam” aslında kendimize yaptığımız bir haksızlık. Gerçek özgürlük, kendimize iyi bakmaktan ve sınırlarımızı belirlemekten geçer. Dinlenmiş bir zihin ve beden, sadece daha verimli bir çalışan olmakla kalmaz, aynı zamanda daha mutlu ve sağlıklı bir birey olmanızı da sağlar.
“Modern hayatın dışında saklı kalmış bu masalsı rotaları keşfetmeye meraklıysanız, bu yazı tam size göre.” detayları için tıklayınız!
FounderN Kimdir?
FounderN, girişimcilik dünyasının en güncel haberleri, inovasyon odaklı içerikleri ve ekosistemin her bir parçasına değer katan çalışmalarıyla, faaliyet gösteren dinamik bir dijital medya platformudur. 2020 yılında “Girişim Haberleri” adıyla başlayan serüvenimiz, Eylül 2024 itibarıyla FounderN kimliği ile, girişimcilik ekosisteminin ilham veren dinamik sesi olma yolculuğuna devam ediyor. FounderN; teknoloji, girişim ve yatırım dünyasındaki gelişmeleri yaratıcı ve yenilikçi bir perspektifle sunarak iş dünyasının liderlerini, yatırımcılarını ve girişimcilerini sizlerle bir araya getirir.
FounderN olarak misyonumuz, yalnızca yaşanan son gelişmeleri paylaşmak değil, okurlarımızı bu gelişmelerin aktif bir parçası haline getirmek ve ekosistemin sürdürülebilir büyümesine katkı sağlamaktır. Ekosistemdeki en yeni gelişmelerden haberdar olmak, büyüyen bu topluluğun bir parçası olmak istiyorsanız, bültenimize abone olabilir, sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip ederek ilham dolu bu yolculuğa katılabilirsiniz.
Bizimle Keşfetmeye Devam Edin: İlginizi çekebilecek diğer #Gündem Haberleri için tıklayın!
Foundern LinkedIn hesabına buradan ulaşabilirsiniz.
Foundern Instagram hesabına buradan ulaşabilirsiniz.